Genel Klinik Bilgi – Duygudurum Bozuklukları – İçgörü Kavramı

Sözlük anlamı “içsel görü”, “kavrama”, “kendine derinden bakabilme” olan içgörü, genel olarak psikiyatride “hastalığın veya problemlerin farkında olma ve bunları anlama kapasitesi” şeklinde nitelenmekle birlikte, günümüzde herkesin üzerinde anlaştığı bir tanım yoktur. Son yıllarda pek çok araştırmacı içgörünün çok boyutlu bir fenomen olduğunu öne sürmektedir. İçgörü kompliyansı, genel anlamda tedaviyi ve prognozu etkiler. İçgörü seviyesi ile yaş, cins, eğitim arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalar, bunlar arasında herhangi bir ilişki bulamamışlardır. İçgörü azlığı, psikotik bozukluklarda sık görülen bulgulardan birisidir. Şizofrenide içgörü eksikliğinin klinik önemi bilinmekle birlikte etiyolojisi tam olarak aydınlatılamamıştır. Etiyolojide nöropsikolojik yaklaşımın yanında psikolojik savunma modeli ile çok boyutlu modelden bahsedilmektedir. Nöropsikolojik yaklaşıma göre şizofrenide içgörü azlığının, bilişsel işlevlerdeki belirgin ve kalıcı bozulmanın bir yansıması olduğu görüşünü destekleyen çalışmalar, şizofrenideki içgörü yokluğu ile nörolojik bozukluklardaki anozognozi benzerliğine, frontal lob veya sağ hemisfer lezyonu olanlarda daha fazla içgörü eksikliği olduğuna, PANSS Ölçeğindaki içgörü azlığı ve muhakeme ile ilgili maddenin düşüklüğüne dikkat çekmektedir. Birkaç çalışmada ise içgörü azlığı ile tuhaf (bizar) veya dezorganize düşünce arasında bir korelasyon saptanmıştır.

Şizofrenlerin daha az içgörülerinin olduğu, ancak manik epizod içindeki hastalarla karşılaştırıldığında arada belirgin bir fark bulunmadığı bildirilirken, ülkemizde de Uygur ve arkadaşları 1991’de, akut dönemde manik ve şizofrenik hastaların içgörülerini birbirine yakın bulmuşlardır. Bu iki hasta grubunun içgörü düzeylerini majör depresyon grubu ile karşılaştıran çalışmalar en yüksek içgörü düzeyinin majör depresyon vakalarında olduğunu bildirmektedir. Belli bir süre tedaviden sonra hasta gruplarının içgörü değerleri kendi içlerinde karşılaştırılmış, en fazla içgörü gelişiminin manik hastalarda olduğu bildirilmiştir. İçgörü eksikliği ile nöropsikolojik bozukluklar arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalar da daha çok şizofrenler üzerinde yoğunlaşmaktadır.